Korku Filmi Klişeleri - SİNEMA ELEŞTİRMENİ

YAZILAR

Film Eleştirileri, Sinema Haberleri, İzleme Listeleri...

15 Eylül 2013

Korku Filmi Klişeleri



En sevilen film türlerinden olan korku/gerilim filmleri özellikle Hollywood'un büyük katkısıyla belli klişeler ve formüller üzerinden seyirciyi korkutmayı seçiyor. Bu klişeler, korkunun üstadı olarak kabul ettiğimiz yönetmenlerin yıllar içerisinde başarıyla uygulayıp sektör tarafından benimsenen belli kalıplardan oluşuyor. Bu kalıplar ilk kullanıldıkları zamanlarda yaratıcı teknikler olarak ortaya çıksa da artık korku filmlerin çoğunda karşımıza çıkmasıyla seyircileri fena halde sıkmakta. Hatta korku filmlerini yorumlarken en fazla yapılan yorumlar bu klişelerin iyi kullanılmış olduğuyla ilgili oluyor. Kısacası klişeler bir şekilde ölçüte dönüşmüş durumda. Bu nedenle kalıpların dışına çıkan bir film gördüğümüzde ise dört elle sarılıyoruz.

Bizi sıkan ve zaman zaman da güldüren film formüllerini derlemeye çalıştım. İşte o korku klişeleri!..

-Filmde siyah eleman varsa ilk o ölür. Eğer asosyal, gözlüklü ve korkak şişko varsa ilk ölme sırasını siyah elemandan alabilir.

-Cep telefonu ya çekmez ya da şarjı biter.

-Katilden ya da zombiden kaçılacaksa binilen araba imkanı yok çalışmaz, eğer çalışacaksa da adrenalin tavan yaptıktan sonra son anda çalışır.

-Filmin başında ölen kişinin cesedi esrarengiz bir şekilde kaybolur.

-Bakire kız varsa en sonunda mücadele ederek kurtulur.

-Ev ya da arabanın kapıları kilitlenmez, kilitlemeye çalışırken katil/canavar yetişir.

-Katil yapacaklarını önceden açıklar ama buna rağmen önlenemez.

-Katil soğukkanlı ve yavaş biçimde yürüyerek kurbanına yaklaşır, kurban ne yaparsa yapsın katil yavaş yürüyüşle onu yakalar. Zaten kurban koşarken muhakkak düşer.

-Uğursuz yaşlı amca tekinsiz bir ses tonuyla olacakları filmin başında açıklar. Ama gençler verandasında sallanan sandalyesinde oturan bu huysuz ihtiyarı takmaz.

-Bir kötülük gelecekse ya tavan arasından ya da bodrum katından gelir. Oraya girildiği zaman yakılan ışık muhakkak söner.

-Çocuklar her zaman belayı çeker.

-Özellikle filmin başında kapılar kendi kendine kapanır.

-Ölümcül virüs bir çalışanın dikkatsizliği (tüp kırılır, hayvan kafesi açık kalır, kapı iyi kilitlenmez...vb.) nedeniyle yayılmaya başlar.

-Kurban kaçarken asansör düğmesine 100 kere basar en sonunda asansöre biner ama tam kapı kapanacakken o "el" mutlaka kapının arasında belirir.

-El feneri en çok işe yarayacakken çalışmaz, çalışan fenerin de pili aniden biter.

-Tüm sırların açığa çıkacağı yer hep terkedilmiş harap bir evdir ve o eve daima gece girilir.

-Evde gerilim zirvedeyken kapalı kapının arkasından sızan ışıktan aniden bir gölge geçer. Kurban mutlaka o odaya girer.

-Kurbanın saklandığı odanın/dolabın kilidi delicesine zorlanır ama açılmaz ve birden tüm sesler kesilir. İşte o sessizlikten sonra katil odaya kapıyı/pencereyi kırarak girer.

-Ruhlar huzur bulmadıkça peşinizi bırakmaz.