86’ncı Oscar Ödülleri için adaylar açıklandı ve adaylıklarla
ilgili yorumlar/tartışmalar yapılmaya başladı. Her aday listesinde olduğu gibi
bu defa da Akademi tarafından görmezden gelinen ve/veya “sürpriz” olarak aday
gösterilen yapımlar/oyuncular konuşuluyor. Ben de bu tartışmalar üzerinde aday
listesini analiz etmeye ve bazı dikkat çeken notları işaret etmeye çalışacağım.
·
En iyi film adayları arasında kendine yer
bulamayan Inside Llewyn Davis hayal
kırıklığı yaşadı. Açıkçası böyle bir beklenti olmasa da La grande bellezza (The Great
Beauty) da bu listeye çok
yakışırdı. Bu iki film yerine Philomena’nın
listede olmasını ise arkasında Weinstein’ların
ve İngiliz lobisinin olmasına borçlu olduğunu söyleyebiliriz.
·
Oyunculuk kategorilerinde ödül mevsimi sürecinde
öne çıkan Tom Hanks, Emma Thompson, Oprah Winfrey, Robert Redford ve
Daniel Brühl gibi oyuncuların liste dışı kalması sürpriz olarak karşılandı.
Ben burada sadece Brühl’ün aday
olmamasına şaşırdım.
·
Ron Howard’ın
yönetmenliğini üstlendiği Rush 2013’ün beğenilen filmlerinden
biriydi. Bununla birlikte hiçbir dalda aday gösterilmemesi Akademi’nin bizimle
aynı fikirde olmadığını göstermiş oldu. Ben filmin teknik dallarda ya da
oyunculuk dalında (Daniel Brühl) aday
gösterilmesini bekliyordum.
·
Dallas
Buyers Club oyunculuk kategorilerinde öne çıkan bir filmdi. Bu dallardaki
adaylık ve ödülleri sürpriz değil ancak sürpriz bir şekilde en iyi film dâhil 6
adaylık kazanması Akademi’nin filmi oldukça beğendiğini gösterdi.
·
Ödül kazanmak isteyen bir oyuncu olsam David O. Russell’ın filmlerinde oynamak
isterdim. Russell’ın yönettiği
filmler (Silver Linings Playbook) iki
sene üst üste dört oyunculuk kategorisinde de aday oldu. American Hustle zaten 10 adaylıkla bu yılın başı çeken filmi oldu.
Bununla birlikte “makyaj ve saç tasarımı” kategorisinde aday gösterilmemesi ise
sürpriz olarak karşılandı.
·
Oyunculuk dalında aday olamayanlar konuşulunca
tabii ki adaylar da konuşulmazsa olmuyor. Farklı ödül organizasyonlarda aday
gösterilmiş olsalar da Jonah Hill ve Sally Hawkins’in adaylıkları çok da
beklenmiyordu. Yani en azından birçok adaylık almış olsa da Hawkins’te beni cezbeden ekstra bir
performans yoktu.
·
Pacific
Rim benim beklentilerimin altında yer alan bir filmdi. Ancak en azından
görsel efekt dalında aday olsa sürpriz olmazdı. Mesela The Lone Ranger çok daha iyi midir gerçekten?
·
Blackfish ve Stories We Tell belgesel dalında önemli
adaylar olarak kabul edilirken büyük bir sürprizle liste dışı kaldılar.
·
Frances Ha
izleyeni içine çeken ve kendine özgü bir yapısı olan bir film. Bu sebeplerle
2013’ün en iyiler listelerinde kendine sıklıkla yer buldu. Ama Akademi ona bir
adaylık bile verebilecek yeri bulamadı.
·
12 Years a
Slave en iyi film kategorisinin favorilerinden. Adaylıklar açıklanıncaya
kadar da en fazla adaylık çıkaracak film olarak görülüyordu ancak American Hustle ve Gravity’nin gerisinde kaldı. En önemli kaybı ise görüntü yönetimi
dalında aday olamamasıydı.
·
Çoğu kişinin bırakın izlemeyi adını dahi
bilmediği Alone Yet Not Alone’un en
iyi şarkı kategorisinde aday gösterilmesi oldukça şaşırtıcıydı. Birçok iddialı
film tek bir adaylık dahi çıkaramazken bu bilinmeyen filmin aradan sıyrılması
ilginç doğrusu.
·
Gravity tüm
teknik dallarda adaylık kazanan beşinci film oldu. Diğerleri; Titanic (1997), Master
and Commander: The Far Side of the World (2002), Hugo (2011),
Life of Pi (2012).
·
American
Hustle ve Her filmlerinin
yapımcısı Megan Ellison (27) aynı yıl
her iki filmiyle de adaylık kazanan ilk kadın (toplamda dördüncü) yapımcı oldu.
·
Yedinci kez Oscar’a aday gösterilen79 yaşındaki Judi Dench (Philomena) bu adaylıkların hepsini
63 yaşından sonra kazandı ve bunu başarabilen başka bir oyuncu yok.
·
23 yaşındaki
Jennifer Lawrence (American Hustle) üç kez Oscar’a aday olan en genç oyuncu
oldu.
·
Barkhad
Abdi (Captain Phillips) Oscar’a aday gösterilen ilk Somalili oyuncu oldu.
·
John
Williams (The Book Thief) en iyi özgün şarkı kategorisindeki 44’ncü adaylığını
kazanarak bu alanda rekorun sahibi oldu. Williams
toplamdaki 49 adaylığıyla (5 kez ödül kazandı) 59 adaylığı olan Walt Disney’den sonra ikinci sırada.
·
Martin
Scorsese’nin yönettiği 8 film en iyi film dalında aday oldu. Bu alanda Scorsese hayatta olan yönetmenler
içerisinde ilk sıraya yerleşti (Woody Allen ve Steven Spielberg -> 7 film).
·
Hayao
Miyazaki (The Wind Rises) en iyi animasyon dalındaki 3’üncü adaylığıyla bu
alanda en çok aday gösterilen kişi oldu.