Son 20 Yılın En İyi Bilim Kurgu Filmleri - SİNEMA ELEŞTİRMENİ

YAZILAR

Film Eleştirileri, Sinema Haberleri, İzleme Listeleri...

18 Nisan 2012

Son 20 Yılın En İyi Bilim Kurgu Filmleri

Herhangi bir konuda ya da türde liste yapmak zor iş. Ancak yapılan listeler meraklıları yönlendirme açısından yararlı olabiliyor. Bunun yanı sıra seçim yapmak öznel bir mesele olduğu için de (doğal olarak) her daim itirazlar gelebilir. Ancak tüm zorluklara göğüs gererek en popüler film türlerinden olan bilim kurgu türünde bir liste yapma işine giriştim.

Tüm zamanlar yerine 1993’den günümüze kadar (son 20 yıl) olan filmleri seçmeye gayret ettim. Bununla birlikte benim favori filmlerimin Alien, Star Wars ve Back to the Future serileri olduğunu söylemeliyim.

İyi seyirler…


Jurassic Park (1993)

Bilim kurgu türünün en iyi örneklerini veren yönetmenlerin başında gelen Steven Spielberg’ün Dinozor çağına bakışını anlatan film, etkileyici efektleri ve müthiş gişe başarısıyla iki devam filmini de peşinden getirdi.


12 Monkeys (1995)

Bu türün en iyi yönetmenlerinden olan Terry Gilliam da en nitelikli işini bu filmde gösterdi. Film başrollerdeki Bruce Willis, (bence kendini tam anlamıyla kanıtladığı performansıyla) Brad Pitt’in yanı sıra ilginç senaryosu ve distopik atmosferiyle tüm zamanların en iyileri arasındaki yerini aldı.


Strange Days (1995)

Kathryn Bigelow’un yönettiği ve James Cameron’ın hem senarist hem de yapımcı olarak yer aldığı film büyük bir ticari başarısızlığa uğradı. Ancak yarattığı distopik atmosfer ve figürlerin başarısı daha sonradan filmin kültleşmesini sağladı. Değeri sonradan anlaşılan filmlerden kısacası.


Ghost in the Shell (1995)

The Matrix’e giden yolda Wachowski Kardeşler’i etkileyen James Cameron’ının büyük övgüsünü kazanan Japon anime, bilim kurgu türünü sevenlerin mutlaka göz atması gereken yapımlardan. Yönetmen Mamoru Oshii filmi aynı adlı manga serisinden uyarladı ve 2004 yılında Ghost in the Shell 2: Innocence adıyla devam filmi yapıldı.


Abre los ojos (1997)

Benim favori yönetmenlerimden olan Alejandro Amenábar’ın en iyilerinde birisi olan ve “Aç Gözlerini” repliğiyle zihnimize kazınan İspanyol yapımı film. Vanilla Sky adıyla da Hollywood tarafından uyarlanan film, çok ilginç senaryosuyla ilgiyi ve övgüyü hak ediyor.


Contact (1997)

Back to the Future serisinin yönetmeni Robert Zemeckis’in bilim kurgu türüne (tabii şimdilik) veda ettiği film olan ve ülkemizde “Mesaj” adıyla gösterime giren film güçlü hikayesiyle öne çıkıyor. Film ünlü bilim insanı ve yazar Carl Sagan’ın aynı adlı romanından uyarlanan filmin başrolünde Jodie Foster ve Matthew McConaughey var.


The Fifth Element (1997)

Luc Besson’un hem yazıp hem yönettiği film senaryosu, Bruce Willis, Gary Oldman ve Milla Jovovich’li kadrosu ve yarattığı atmosferin başarısıyla büyük bir ticari başarı kazandı.


Gattaca (1997)

Yeni Zelandalı yönetmen Andrew Niccol’ın hem yazıp hem yönettiği film gişede hüsran yaşasa da kendi türü içerisinde saygın bir konum elde etmeyi başardı.  Kadrosunda Ethan Hawke, Uma Thurman ve Jude Law’ı barındıran film es geçilmemesi gereken yapımlardan.


Men in Black (1997)

Barry Sonnenfeld’in yönettiği filmin yapımcısı ise Steven Spielberg’dü. Tommy Lee Jones ve Will Smith’in müthiş uyumuyla komedi ve bilim kurguyu  çok iyi bir şekilde harmanlayan film, müthiş gişe başarısı yakaladı. Bu yıl üçüncüsü gösterime girecek serinin de başlangıcı oldu.


Dark City (1998)

En sevdiğim yönetmenlerden Alex Proyas’ın bence en iyi filmi. Atmosferi ve büklü büklüm çözülen karmaşık senaryosuyla hak ettiği değeri alamayan şaheserlerden birisi.


The Matrix (1999)

Wachowski Kardeşler’in tüm dünyayı etkileyen, üzerine büyük tartışmalar yapılan başyapıtı. Müthiş atmosferi ve yenilikçi çekim teknikleriyle sinema dünyasını da derinden etkileyen filmin başrolündeki Keanu Reeves unutulmazlar arasına adını yazdırdı.


The Thirteenth Floor (1999)

Değeri bilinmemiş filmlerden biri. Ele aldığı konu bakımından sürekli kıyaslanan ve aynı yıl gösterime giren The Matrix’in gölgesinde kalan ancak bence çok ayrı bir konumda değerlendirilmesi gereken bir başyapıttır. Yapım bütçesinin muadilleri kadar büyük olmaması nedeniyle arka plana itilen bu film favorimlerimdendir.


X-Men Serisi (2000-…)

İlki 2000 yılında çekilen seri 5 filme ulaştı ve hemen hemen hepsi başarılıydı. Özellikle Hugh Jackman Wolverine karakteriyle neredeyse kült oldu. Serinin arkasında yapımcı/yönetmen ise Usual Suspects’ten tanıdığımız Bryan Singer.


A.I. Artificial Intelligence (2001)

Steven Spielberg’ün yönettiği filmin ilk çalışmaları Stanley Kubrick’e dayanıyor. Kubrick filmi Spielberg’e devretti ama akıllarda acaba üstat çekse nasıl olurdu sorusu da kalmadı değil.


Star Wars Episode III: Revenge of the Sith (2005)

Tüm zamanların en iyi filmlerinden (ve benim de favorilerimden) olan Star Wars serisinin ilk üç filmi 4, 5 ve 6 olarak gösterime girmişti. Yani hikaye ortadan kesilmiş bir halde anlatılıyordu. Kült olan seride herkes hikayenin başlangıcını (prequel) merak ediyordu haklı olarak: Darth Vader nasıl karanlık tarafa geçmişti? Serinin yaratıcısı George Lucas başlangıcı da 3 bölümde anlatmayı tercih etti. Ancak Star Wars sevenler ilk iki filmi pek tutmadı ve Darth Vader’ın nasıl karanlık tafra geçtiğini açıklayan son filmi bekledi. İlk filmlerinin başarısına ulaşamasa da Revenge of the Sith hikayeyi iyi bağlamayı başardı.


Children of Men (2006)

Alfonso Cuarón’un yönettiği film distopik bir gelecekte geçiyor ve insanlığın sonunu getirecek olan kısırlık sorununu sona erdirecek (yıllar sonra) hamile kalan tek kadının kurtarılmasını konu alıyor. Senaryosunun ve yönetmenliğinin başarısıyla çok övgü alan film maalesef gişede başarı sağlayamadı.


WALL-E (2008)

Pixar’ın yapımları her zaman ilgi çekici olmayı başarmıştır. Küçük dostumuz WALL-E de (bence) çok derinlikli ve alt metni güçlü olan senaryosu ile unutulmazlar arasına girdi. Robotların aşkı ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi belki de. Büyüklere yapılmış animasyon olarak kabul ediyorum bu filmi.


Avatar (2009)

Yine James Cameron yine büyük başarı. Tüm zamanların en çok gişe yapan filmi. Senaryosu nedeniyle, “Dances with Wolves”tan yola çıkılarak “Şirinlerle Dans” olarak nitelendirilse de 3 boyut teknolojisini tüm dünyada popüler hale getiren bir film olarak bir mihenk taşı olmaya başardı. İkinci filmin de yolda olduğunu söyleyelim.


District 9 (2009)

Uzaylılar hep güçlü olan ve gelişmiş teknolojik aletlerle bizi hayrete düşüren varlıklar olacak diye bir kural varsa bu film bu kuralı yerle yeksan etti. El kameralı çekim efektleri nedeniyle gerçeklik duygusunu arttıran yönetmen Neill Blomkamp, ilginç senaryosunun yanında arkasına yapımcı olarak da Peter Jackson gibi bir ismi alınca listemizde bir Güney Afrika filmini de görmüş oluyoruz.


Moon (2009)

İngiliz yönetmen Duncan Jones’un ilk filmi (ki 2 yıl sonra yine güzel bir bilim kurgu olan Source Code’u da o yönetti) olan yapım Sam Rockwell’in tek kişilik gösterisi şeklinde. Lunar Industries adlı bir şirketin Ay yüzeyinde bulunan üssünde tek başına görev yapan bir işçinin başından geçenler ilginç bir senaryoyla anlatılıyor.


Inception (2010)
Christopher Nolan’ın hayatının filmi. Diğer tüm müthiş filmleri çekerken aklında bu proje vardı. Sonunda ise müthiş bir senaryo ve ikonik atmosferle ortaya kült bir film çıktı. Tüm zamanların en iyilerinden.



Diğerleri:

Mimic (1997)
The X-Files (1998)
eXistenZ (1999)
The Iron Giant (1999)
Galaxy Quest (1999)
Pitch Black (2000)
28 Days Later (2002)
Equilibrium (2002)
2046 (2004)
I, Robot (2004)
Los Cronocrímenes (2007)
The Man from Earth (2007)
Iron Man (2008)
Frequently Asked Questions About Time Travel (2009)
Mr. Nobody (2009)
Star Trek (2009)
Looper (2012) (Yeni)
Cloud Atlas (2012) (Yeni)
Prometheus (2012) (Yeni)